üniversite kursu ankara






fena etmek deyimi


(1) kötü davranmak, yerinde davranmamak, örnek: Bunu söylemekle fena etti. (2) (birini) kötü bir duruma düşürmek, örnek: İçki beni fena eder. (3) (birini) hırpalamak, dövmek, örnek: Onu fena etmişler.









Son Sorgulanan Deyimler

Deyim

Anlamı

(1) kötü davranmak, yerinde davranmamak, örnek: Bunu söylemekle fena etti. (2) (birini) kötü bir duruma düşürmek, örnek: İçki beni fena eder. (3) (birini) hırpalamak, dövmek, örnek: Onu fena etmişler.

(1) çok büyüklenmek, çok kibirlenmek, pek böbürlenmek, kendini çok beğenmek. (2) çok öfkelenmek.

argo aptaldan da aptal, avanağın avanağı, çok bön.

birini, hoşuna gidecek bir sözle ya da bir söz vermeyle oyalamak. örnek: Onun ağzına bir parmak bal çalmak işi yoluna koyar.

başkasmın yönetimi altına girmek zorunda kalmak, örnek: Bir kez dizginleri ele vermişti, kurtulamıyordu.

büyük bir sevinç yaşamak, çok sevinmek.

 Tehlikeye, saldırıya en yakın yerde olmak.

hiç dayanılamayacak, katlanılamayacak bir duruma gelmek, örnek: Sıcaklar çekilmez oldu.

kötü, kirli, uygunsuz, yolsuz iş.

(1) arkada, geride kalmak. (2) gecikmek, yetişememek, örnek: İşte geri kalmıştık, onlara yetişmek istiyorduk. (3) (saat) zamanı eksik göstermek, örnek: Bu saat her zaman geri kalıyor. (4) çağdaşlarının, benzerlerinin düzeyine ulaşamamak ya da gereken düzeyde olmamak, örnek: Ülkemiz hep geri kalacak değil, bir gün çağa ulaşacaktır.

söylenen söze, verilen öğüde kulak asmamak, önem vermemek, aldırmamak, söz dinlememek, örnek: Oğlana söylediğimiz bir kulağından girip bir kulağından çıkmıştı, bildiğini okuyordu yine.

argo gösteriş yapmak, çalımlı davranmak.

Tüm Hakları Saklıdır © 2008 - 2024

Sitemizin SEO çalışması Seo Uzmanı Zeze tarafından yapılmıştır.
anlaminedir.com bir nerededir.com sitesidir.